Sağlıksız Beslenme Depresyona Sebep Olabiliyor

Depresyon, özellikle sonbahar-kış dönemi mevsimsel demoralizasyonun da etkisi ile sık karşılaşılan bir sağlık problemi, ne yazık ki sağlıksız ve düzensiz beslenmek de bunun tetikleyicileri arasında yer alabiliyor.

Depresyona en çok da gelişmiş toplumlarda, şehirde yaşayanlarda, çalışan insanlarda ve kadınlarda rastlandığı gözlemleniyor. Özellikle de kadınların depresyona karşı erkeklerden daha hassas oldukları saptanıyor.

Gebelik, doğum sonrası ve menopoza giriş dönemlerinde kadınların depresyon tuzağına düşme olasılıkları artıyor. Çalışanlarda da depresyonun yaygınlaşma eğiliminde olduğu da dikkat çekiyor. İş yaşamının zorlu koşulları, ekonomik güçlükler, işten ayrılmalar, işsiz kalma korkuları, iş değiştirmeler, kötü ve gergin iş yeri koşulları çalışanlarda depresyonu kolaylaştıran faktörler olarak gösterilebiliyor. Tüm bunların yanı sıra düzensiz ve sağlıksız beslenme de hem depresif modun iyileştirilmesini engelliyor hem de tetikleyicisi olabiliyor.

Unlu, şekerli gıdaların eskiye göre daha çok tüketilmesi,  glüten duyarlılığının yaygınlaşması, hipoglisemiye yakalananların çoğalması da depresyon nedenleri arasında sayılıyor. Vejetaryen beslenmenin, daha doğrusu hayvansal besin tüketiminin azaltılmasının da önemli olabileceğinin altı özellikle çiziliyor. Yeteri kadar hayvansal besin tüketmeyenlerde B-12 vitamini noksanlığı sık görülüyor, B-12 azalması ise depresyona yakalanmayı kolaylaştırıyor. Beynin omega-3 fakirliğinin de depresyonun yaygınlaşmasına katkısı olduğunu düşünenler var ki bence kesinlikle haklılar.

Kadınlarda yaygın bir sağlık sorunu olan demir eksikliği de depresyonu kolaylaştıran bir diğer problem. Bu listeye B-6, B-3, C vitamini eksikliklerini, folik asit noksanlığını, magnezyum, çinko azlığını da eklememizde fayda var.

Depresyonu Gidermenin Beslenme Yolu

Unlu, şekerli gıdaları azaltmak,

Omega-3’ten zengin yiyecekleri (balık, ceviz) ön plana çıkarmak,

Bol sebze ve dengeli meyve tüketmek,

B-12, B-6 karışımları ve folik asit, Magnezyum gibi kuru baklagiller, et grubu, süt grubu, fındık, badem, ceviz gibi kuruyemişlere de dengeli bir şekilde beslenmemizde yer vermek,

Su ve sıvı tüketimini arttırmak, ( isteğe bağlı papatya, melisa, ıhlamur gibi bitki çayları da içilebilir)

Ayrıca, Obezite ve diyabet problemi yok ise; kakao veya çikolata veya kakaolu sütlü tatlı şeklindeki tüketimler de ölçülü bir biçimde beslenmemizde yer verilebilir. Çikolata veya kakaonun bilimsel olarak beyindeki mutluluk merkezini uyardığını göz önünde bulundurursak; arada yapılan küçük kaçamaklar ile kendimizi ödüllendirebiliriz. Ne yazık ki diyabet, obezite veya kronik problemlerde yoğun olarak kullanamayacağımız çikolata için masum bir tarif vermek de fayda var diye düşünüyorum.

Depresyona İyi Gelen Masum Çikolata

10-12 adet çekirdekleri çıkarılmış hurma

2-3 yemek kaşığı kakao

½ bardak süt ( ılık sütte 10-12 top bitkisel tatlandırıcı eritilebilir)

4-5 tam ceviz

1 er tutam vanilya, tarçın ile tüm malzemeyi rondodan geçirip,  homojen bir karışım halini alınca streç film ile kaplı cam bir kapta çikolata karesi şeklini vererek, buzdolabında saklayabilir ara öğünler yerine tüketebiliriz. Sağlıklı Beslenebileceğin ve metabolizmanı hızlandıracak besinler ilgini çekiyor ise Beyaz Lahananın 7 Gizli Faydası yazımıza göz atmalısın!